13 Ekim 2023

sen kokan çöplük

burayı bir sen biliyorsun benden başka. kendi kendime konuşmaktan hiç utanmadığım, sana durup ince şeyleri anlatmaya çalıştığım bir yer burası. biliyorsun burayı, ama gelmiyorsun ki. gönderilmemiş mektuplar gibi duruyorlar burada cümlelerim. gönderdiğin mektupların, kendi yaptığım bir kutunun içinde hâlâ durdukları gibi. 

hiçbir şey bilmiyorsun; ne kadar canımın yandığını da, seni ne kadar özlediğimi de, yanımda uyurken kaydettiğim ve sana da dinlettiğim nefes sesinin kaydını aklıma düştüğünde radyo gibi dinleyip ağladığımı da. ama o kadar güçlüymüşüm ki. sevginin beni saçmalattığı ve sana korku verdiğim her eylemimden pişmanım. pişmanlığımın evrenin genişleyişini kıskandıracak denli büyümesi 2 yıldır sürüyor. ama harbi çok ağladım be, gerçekten. çok üzüldüm. inanmıştım çünkü, çok inanmıştım.

neyse, yine senin içine zerre dokunmayacak bir mektubun daha sonuna geldim. bana ben salya sümük ağlarken tedavi ol diye bağırdığında dinledim seni. dayanamıyordum çünkü. üç farklı psikiyatriste gittim ve üçü de anlaşmış gibi şey dedi bana, canımı daha çok yakmak isterlermiş gibi: "barış sen hasta değilsin ki, âşıksın. unutmak zorundasın." derin bir nefes alıp şimdi seni rüyamda görmemek için bilinçaltıma yalvaracağım. çünkü rüyalarımda bile af diliyorum hep senden, senin bana acımasızca sırt dönüşünü es geçip. keşke sen de benim kadar mahcup olabilseydin yaptıkların için. ben o kadar utanıyorum ki sana kinlendikçe söylediklerimden, yaptıklarımdan. keşke sen de mahcup hissedebilseydin seni deli gibi severken ona verdiğin her sözü kanun olarak gören ve bu yüzden seni taparcasına ciddiye almış, saygı duymuş, inanmış bir adamı çok üzdüğün için. ve yine sonuna geldiğimi iddia ettiğim ve asla nokta koyamadığım bir mektup. aynı, sabaha karşı sana özene bezene delirircesine bir heyecanla mektup yazdığım kâğıdın zarfa girmesi için hiç acele etmediğim gibi. o kadar çok şey hak ettiğini düşünüyordum ki, hiçbir cümle eksik kalmasın isterken durup ince şeyleri de anlamanı beklemeye meyyaldim. meftun ve bilmukabele hâlâ yan yana bende. ve artık şapkamı önüme koyup yine derin düşüncelere dalmak zamanı. sevmek zamanı ise, hiç bitmez. seni resmettiğim hâlinden sevişim gibi. neyse, bir ara temize de çekerim bunu. şimdilik bitti, iş var.


mayıs 2023, istanbul

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumum var