01 Kasım 2021

ayna

ben, yaptığın her şeye rağmen senin hakkını teslim ettim. seninleyken, senin gözünün içine bakarak söylediğim her şeye sadık kaldım. sana kalp masajı yaptım, döndürmeye çalıştım, diriltmeye çalıştım, evrilmeni istemedim. içimdeki "sen"e ters düşmeni istemediğim için sevgimin, sadakatimin, sana olan inancımın hakkını vermeye çalıştım. birbirimize aynı anda döndüğümüz ve sımsıkı sarılıp kokularımızı içimize çektiğimiz gün... hiç unutamıyorum. olması gereken bu, hastalıklı olan değil. hakkı verilmesi, inanılması gereken, büyüsüne kapıldığım bu. öyle büyülü bir anı yaşayacak kadar derinleşip, sonra sığlığa teslim olmadım senin aksine. aşağılanmama, hiç hak etmediğim hâlde üstüne basılan bir izmarite dönüşmeme rağmen hiç vazgeçmedim senden. çünkü bunu ben istedim, davranışlarım değişse de zaman zaman, kalbim ve aklım hep sadıktı çünkü sana. sadakati senden öğrenmedim, sana duyduğum inançla ve sevgiyle kendime sadakati öğrettim. çünkü yanında da bendim, sensiz de ben olarak yoluma devam ettim. 

ama sen, benimleyken söylediğin her şeyin tam tersini yaptın, seni tanıdığıma pişman ettin beni. hayatımdaki insanla hayatımdan çıkan insanın aynı kişi olduğuna inanamıyorum. inancım, hislerim, gücüm, hepsine rezil oldum. küçücük şeyler yüzünden zihnimi gereksiz eleştiri çöpleriyle doldurdum. ve sen beni yok saydın, incittin.


1 kasım 2021, ankara