güneşi tıraş ediyorum evinin terasında
kasıklarından
gün ışığı çıkıyor kazıdıkça aydınlığı
bu tenin kokusunu açık havada bile alabilmek
nefesimin her zerresini şükürle karşılatıyor bana kapılarda
kamer zaten yüzünde dolunay
parlıyor esefle gülüşün
tüm korkularımı yıkanıyorum
arılar alçak uçuş yaptıkça üzerimizde
kitap cesetleri yastık olacak birazdan başımıza
yanındayken betonda uzanmak bile güzel
sol yanına döndüğünde ilk gözümün iliştiği bel gamzelerin
bu yalıma düştüğümde ilk sözümün işittiği:
"içime geldin."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumum var
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.